İZMİR - BERGAMA
Giriş yerinden yukarıya doğru
ilerlendiğinde solunuzda kalan geniş alan Kutsal Athena Alanı'dır. Kutsal
Alan'ın girişi de Berlin'de bulunuyor. Alanın tiyatro tarafında Athena Tapınağı
bulunuyordu. Bugün ancak izleri görülebiliyor. Pergamon bir kültür başkentiydi.
Rulo biçiminde 200.000 kitabın bulunduğu kütüphanesi vardı. Kutsal alanın
kuzeyindeki bu kütüphaneyi Antonius, Sezar'ın yaktığı İskenderiye Kütüphanesi
yerine Kleopatra'ya hediye etmişti. Kütüphanenin solundaki kalıntılar dönemin konutlarına
attir. Onbin kişilik tiyatro benzerlerinden farklı olarak çok dik bir yapıdır.
Tiyatronun üst tarafına çıktığınızda güzel bir manzara seyretme şansınız var,
üşenmeden çıkmaya değer.
Geri dönüp Akropol'den yukarıya doğru
eski saraylara çıkan merdivenlerden yürüyelim. Sağımızda II. Eumenes'in, biraz
ilerisinde de |. Attalos'un saraylarının kalıntıları var. Aynı sırada daha
ileride göreceğiniz yapılar ise yönetici evi ve askeri kışla yapılarıdır.
Akropol'ün en ucundaki kalıntılar ise askeri depolardı. Solda yeniden ayağa
kaldırılmış olarak gördüğümüz Traian Tapınağı'dır. (MS. 117 – 138) Tiyatronun
yan arka tarafındaki Dionysos Tapınağı MÖ. Il. yüzyılda yapılmış, MS 211 - 217
arasında yenilenmişti. Günümüze merdivenleri ile bazı parçaları ulaşabildi. (
Bir kısmı Berlin'de) Bu kalıntılar bile tapınağın görkemi konusunda yeterli
fikir veriyor. Akropolden Bergama yönüne giderken orta kente ait kalıntılar
görülüyor. Aşağı agora, kuzeyinde Roma döneminde değişikliğe uğramış
Hellenistik Attalos'un evi, daha yukarıda orta ve yukarı gymnasion, Asklepion
Tapınağı ve Demeter Temenosu yer alıyor. Kentin içindeki Kızıl Avlu Mısır
Tanrısı Serapis'e adanmıştı ve kırmızı tuğladan yapılmıştı. İki kuleli tapınak
Hadrian Dönemi'nde yapılmış, Bizans Dönemi'nde kiliseye çevrilmiştir. Avlusunun
altından tonozlu iki kanalla Selinus suyu akıyor. Şehirdeki müzede yörede
bulunan arkeolojik eserleri görebilirsiniz.
Bergama'nın çıkışında sağda kalan
Asklepieion çok büyük bir sağlık merkeziydi. Sağlık Tanrısı Asklepios Baş Tanrı
Zeus'un üzerine gönderdiği yıldırımlarla ölürken her derde deva bir reçete
yazmış ama yağmur reçetedekileri silip götürmüş. Ama reçetenin yerinde sarımsak
yetişmiş. Onun için reçetede yazılanın sarımsak olduğuna inanılmış. Asklepieion
eskiden kente 820 metrelik kutsal yolla bağlıydı. Bugün yolun bir kısmı açığa
çıkarılmış durumda. Tedavi yerleri, kaplıca ve çamur banyosu havuzları,
psikiyatrik tedavi için uyku odaları gibi sağlıkla ilgili yerler bulunuyor.
Bugün de içinde gezebildiğimiz tünel kutsal havuzlarla çeşmeleri uyku odalarına
bağlıyor. 80 m uzunluğundaki tünellerle hastalar su sesi dinleyerek
rahatlıyordu. Tünel tıbbi tedavinin yapıldığı binada sona eriyor.
AIGA!
Bergama'nın Hacı Ömerli köyü yakınında
Gündağı üzerinde “Nemrudkale” diye bilinen yerde Attaloslar zamanında kurulmuş
Aigai antik kenti bulunuyor. MS. 17 yılında depremle yıkılan kentin Roma
döneminde yeniden kurulduğu biliniyor. Ticaret merkezi olan kent Bergama
Krallığı zamanında da onarım görmüş. Kuzeydoğudaki giriş kapısı korunmuş güzel
işçilikli duvarları ise iyi korunmuştur. Görülebilen yerler Hellenistik ve Roma
dönemlerindendir.
İzmir - Edremit Körfezleri arasında kalan
bölge Aiolis olarak bilinmektedir. Tarihçi Heredot oniki Aeol kentinden
sözediyor, fakat günümüz tarihçileri ve arkeologlar çok daha fazla olduğunu
belirtiyorlar. Aigai de bu İon Birliği kentlerinden biriydi.
Yorumlar
Yorum Gönder